Kim söyledi hatırlayamadım ama bir söz vardır. "Reklamın iyisi kötüsü olmaz."mış. Ben de bu sözden yola çıkarak diyorum ki "tatilin iyisi kötüsü de olmaz". Tatil yahu; insanı öyle bir dinlendirir ki beyin hücrelerini yenilerken ruhu da huzura erdirir,öyle değil mi? Negatif yükler bastığın toprağa, havaya, yaz tatili yaptıysan da suya gider ve kaybolur. Adeta üzerinden sanki 1 ton yük bir alınır ya da sinirleri alınmış löp et gibi olursun. İşte bir nevi hardiske format atmak gibi...;) Tatillerden sonra nasıl da patlamaya hazır bir enerji bombası gibi işe döndüğünüzü lütfen bir anımsayın.
Bu yüzden imkanlar dahilinde mutlaka tatil yapmak, her zaman yapmadığın şeyleri yapmak, beyni ve ruhu rutinden dışarı çıkarmak gerektiğine inanırım. Bu hem hayatın güzelliklerinin farkına varmak, hem de daha iyi iş performansı için bence kaçınılmazdır. Ha bir de herşeyi yerinde ve tam yapsak ne olur sanki? İşteyken sonuna kadar iş, ama tatildeyken de elzem olmadığı sürece iş devri yapmayı öğrenip (yönetici olarak da yetki göçermesini) lütfen şu telefon, tableti bir kenara atalım. Rica ediyorum...
Bu yüzden imkanlar dahilinde mutlaka tatil yapmak, her zaman yapmadığın şeyleri yapmak, beyni ve ruhu rutinden dışarı çıkarmak gerektiğine inanırım. Bu hem hayatın güzelliklerinin farkına varmak, hem de daha iyi iş performansı için bence kaçınılmazdır. Ha bir de herşeyi yerinde ve tam yapsak ne olur sanki? İşteyken sonuna kadar iş, ama tatildeyken de elzem olmadığı sürece iş devri yapmayı öğrenip (yönetici olarak da yetki göçermesini) lütfen şu telefon, tableti bir kenara atalım. Rica ediyorum...
Tatil güzel olmasına güzel de, ya Bayram tatilinde ne yapıyoruz? Tatile mi gitmeli yoksa Bayram'ın hakkını verip Bayramı mı yaşamalı? Maddi imkan olarak ya da süre darsa memlekete gidememiş olabiliriz. Yeni işe girmişizdir yıllık izin hakkı olmadığı için bu süreyi yıllık izinle değerlendirebiliriz. Bu vb. kısmen haklı sayılabilecek bahaneleri haricinde yine de siz olsanız " amaan, çok çalıştık tatile gidip dinlenelim, eğlenelim, mutlu olalım, huzur ve enerji dolalım daha iyi" mi dersiniz?
Peki şu açıdan hiç düşündünüz mü? En sevdiğin insanlarla birlikte olmak, değerleri ve kültürü yaşatarak Bayram coşkusunu yaşamak insanı acaba ne kadar EĞLENDİRİYOR? Sadece bir iki hoş söze, muhabbete ve bizlerin ziyaretine muhtaç yaşlıları sevindirmek ve el öpmek bizleri ne kadar DİNLENDİRİYOR? İhtiyaç sahibi olsun olmasın bir çocuğa bayram harçlığı, şeker vb vermek hatta onu giydirmenin verdiği İÇ HUZURUNU hiç tarif edebilir misiniz? Dargın olduğun insanlarla barışmak, hele becerebiliyorsan dargın insanları barıştırmak acaba insanın üzerinden nasıl bir yük kaldırıyor, NEGATİFİ nasıl da ALIYOR? Bir duaya hasret öbür dünyaya göçen yakınları ziyaret edip bir dua okuyup kabrine bir tas su dökmek insana ne kadar ENERJİ VERİYOR, hiç düşündük mü? Ya yediğin tatlıların salgıladığı seratonin -mutluluk hormonu- ve paylaşımlar ile ne kadar MUTLU OLUNUYOR? Uzun süredir görmediğin insanlarla, iş ilişkisi içinde olduğun insanlarla iş harici bir konuda tekrar iletişmek gibi daha nice artıları sayabiliriz.
Herkesin tercihine saygı duyarım, insan neyle mutlu olacaksa onu yapmalı lakin amaç zaten büyük harfle yazılan duyguları yaşamaksa emin olun Bayram'da Bayramı adam gibi yaşamak bence bu duyguların etkisini kat be kat artırıyor. Üstüne belki daha önce hiç düşünmedik ama dostlukları ve iş ilişkilerini daha da güçlendirirken iletişim yeteneğini de bence geliştiriyor. Bana göre tatilden bile daha fazla iş başarısına ve motivasyona katkı sağlıyor. Ee tabi kültürlerinden kopan toplumların ve kişilerin yok olmaya mahkum olduğunu da aklımızdan çıkarmamak gerek. Bizden söylemesi!
Bu vesileyle herkesin Ramazan Bayramını kutlarım. Sevdiklerinizle ve ailelerinizle sağlık, huzur ve mutluluk dolu nice güzel Bayram'lara...
Not: Karikatatür Salih Memecan'a aittir.
Not: Karikatatür Salih Memecan'a aittir.
Yorumlar
Yorum Gönder