Elinizde idari güç var ve yine de ekibinizden yeterli iş sonuçlar alamıyor musunuz?
İyi de prim veriyorum, sağlam da hedef verdim ama sattıramıyorum diye mi hayıflanıyorsunuz?
Yeni yönetici oldunuz ve ekibinizi de nasıl yöneteceğinizi bilemiyor musunuz?
Yakında ya da ileride yönetici olmak gibi bir hayal ve hedefiniz mi var?
Farklı iş kollarındaki başarılı liderlerin sırlarını merak mı ediyorsunuz?
" Lider doğulmaz, olunur" sözüne inanıyor ve şuan ya da gelecekte etkin bir lider olmak için kendinizi geliştirmek mi istiyorsunuz?
Şirket kurdum, birilerini de istihdam ettim, iyi yatırım da yaptım. İyi de bu insanları peşimden nasıl sürekler ve rakiplere de fark atarım!" diye kara kara düşünüyor musunuz?
İlla ekip yönetmeye gerek yok, ben müşterimi, kendi işimi yönetirken de İşimin Lideri olmak istiyorum diyenlerden misiniz? (Bence süper bir bakış açısı ve hatta her şirkette kurumsal İK politikası da olmalı)
O halde acilen kendinizi Liderlik becerileri alanında geliştirmeye başlamanızı tavsiye ederim. Korkmayın! İlla doğuştan gelen bir yetenek olmak zorunda değil, liderlik aslında geliştirilebilen de bir özellik. Bunu ben değil, başarılı olmuş duayen liderler söylüyor, yazıyor. Misal Cem Kozlu, "Liderin Takım Çantası" adlı çok faydalı olduğunu düşündüğüm eserinde bu konuya üstüne basa basa değinmiş.
Artık günümüz dünyasında, özellikle de motivasyonun bence işin neredeyse %90'ı olduğunu düşündüğüm satış işinde klasik bir yönetici olmak işe yaramıyor. Özellikle Y kuşağı diye adlandırılan iş beğenmeyen, okuldan mezun olur olmaz hemen genel müdür olma hayali ile yanıp tutuşan, işin bile ne olduğunu sorgulamadan tablet, akıllı telefon ve araç var mı diye soran, kolay sıkılan, emir almak istemeyen, benim "Kontrolsüz Güç" diye tabir ettiğim bu kitlenin iş hayatına yoğun olarak girdiği bir dünyada satış yöneticilerinin bu kitleden verim alabilmek için artık farklı birşeyler yapması lazım diye düşünüyorum. Bunun yolu da bence liderlik becerilerini geliştirmekten geçer. Liderlik bana göre sadece tepe yöneticilerin, sadece kurumsallaşmış dev şirketlerin CEO'ların ve sadece doğuştan bu yeteneğe sahip kişilerin hegemonyasında değildir.
Bu yüzden mutlaka bu alandaki faydalı kitap ve makaleleri okumak başlangıç noktası. Liderlik ile ilgili eğitimlere katılmak, şirket göndermiyorsa da talep etmek hiç olmadı kendi imkanlarınla uzmanlık eğitimleri almak diğer bir nokta. Sorumluluk almak, çeşitli proje gruplarında inisiyatif ve liderlik görevleri almaya çalışmak, denemek, yanılmak ve hatalardan korkmamak da gelişime katkı sağlayacaktır.
Bence bunlar da yetmez ayrıca faydalı olabilecek, hem bilimsel hem de pratik bilgiye sahip uzman ve başarılı liderlerin deneyimlerini dinleyip feyz alabileceğimiz zirve, kongre, etkinliklere de katılmak gerektiğini düşünüyorum.
Öğrenmenin yaşı yok ve her zaman gelişime devam. Fakat uygulanabilir, pratik ve farklı iş kollarından ve pozisyonlardan insanları dinleyebileceğimiz, safsatadan uzak ve sadece şov amacı taşımayan etkinlik, eğitimleri ve de kitapları tercih etmek gerektiğini ve her olanda olduğu gibi Liderlik alanında da seçici olmak gerektiğine inanıyorum. Üstünü özellikle çizmek istedim.
Tüm yukarıda bahsettiğimiz edinimlerden sonra bence her lider kendi liderlik tarzını oluşturmalı, statükodan uzaklaşmalı, tabii ki bilimsel teori ve modellerden ve her liderlik modelinin durumsal olarak zaman zaman gücünden faydalanmalıdır. Fakat en nihayetinde kendi yoğurt yiyişiyle keni liderlik modelini yaratmalıdır. O zaman gerçek lider ortaya çıkar ve insanlar o zaman peşinden gelir.
Yorumlar
Yorum Gönder